A Criticism of the Claim of Immortality in Transhumanism Based on the Understanding of Existence in the Science of Kalām

Bilim ve teknolojinin gelişmesi ile birlikte 20. Yüzyıl’da insanlık dijital bir dönüşüm yaşamaya başlamıştır. Dijital insan insana dair her şeyde ciddi değişimin oluşmaya başladığı görülmektedir. İnsanın insanla, çevreyle Tanrıyla ilişkisinin de etkilendiği birçok noktada farklı akımların ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Bu başında, âleme koyduğu amaçlar itibariyle en kapsamlı iddialısının transhümanizm olduğu ifade edilebilir. Teknolojiyi insanın geleceği açısından temel referans kabul eden transhümanizm, aynı zamanda topluma yönelik söylemleri kültürel, sosyal ideolojik hareketi olarak edilir. Teknolojinin alanda kullanılmasıyla refahın arttırılması, yaşamının uzatılması, hastalıkların ortadan kaldırılması gibi iddialarla beraber ölümsüzlüğü amaç benimsemektedir. Teknoloji elde edebileceğini iddia transhümanistler, bunun iki şekilde gerçekleşebileceğini savunur. Biyolojik ölümsüzlük edilen ilk anlayışta, yaşlanmasına ölmesine sebebiyet veren türlü biyolojik etkenin iyileştirilmesi neticesinde ulaşılacağı İkincisi ise veya sanal şeklinde olup bilincinin bedenden bilgisayar ara yüzlerine aktarılması sonrasında istenilen herhangi varlığa monte edilmesi çıkmaktadır. İlahi dinlerin eskatolojik bahislerinin tamamlayıcı unsuru olan ölüme meydan okuma edilebilecek bu anlayışın irdelenmesi elzemdir. çalışmada transhümanistlerin önemli iddiası bedensel-zihinsel ölümsüzlüğe erişebileceği iddiasının kelâm ilminin varlık anlayışı çerçevesinde kritiği yapılmıştır. Ölümsüz anlayışının ebedî ezelî nitelenen kadîm vâcib ele alındığında, imkânsız çıkmıştır. Transhümanistlerin ölümsüz niteledikleri varlık, ilminde “sonradan yaratılan, var olması varlığını devam ettirebilmesi için başka ihtiyaç duyan”, anlamında kullanılan hâdis mümkün kategorisinde değerlendirilebileceği söylenebilir. Transhümanistler, varlığın imkânını iyileştirmeler aktarım aldıklarından, türünde başkasına ihtiyacın Dolayısıyla yaşamın uzatılması alınmasının daha makul olacağını Çünkü ettikleri yaşamını ettirmesi etken ilintilidir. etkenler kalktığında da kalkması söz konusudur. Kelâm varlığın, özelliği kendinden kaynaklı duymamaktadır. bağlamda yeniden gözden geçirilip düşüncedir. Ölümsüzlük edilmesi, ilmi problem doğurmamaktadır. Hatta İslâm dini, sağlıklı mutlu yaşayabilmesi araç gerecin kullanılmasını teşvik etmektedir.